Şehitkamil Halk Eğitim Merkezi'nde öğretmenlik yapan Aslı Alçık, farklı meslek gruplarına ve işitme engellilere işaret dili dersi veriyor.
İşitme engelli öğrencilerine okuma yazma öğreten Alçık, onlara sosyal hayata adapte olabilmeleri için çeşitli alanlarda da destek oluyor.
Aslı Alçık, engelli bireylerin hayatına dokunmayı hayat felsefesi edindiğini söyledi.
İşaret dilini en azından "merhaba", "nasılsın" diyecek kadar herkesin öğrenmesi gerektiğinin önemine değinen Alçık, kursta işitme engellilere okuma yazma ve işaret dili öğrettiklerini anlattı. Alçık, "Bugün ders yaptığımız öğrencim Fatma gibi sağır ve dilsiz kardeşlerimizin hayatlarına dokundum. Onlara somut nesneleri göstererek, önce nesneyi sonra işaretini göstererek ve yazıya dökerek 3 boyutlu bir öğrenme yapmalarını sağladık. Bu benim hayatım boyunca yaptığım en güzel, en faydalı iş diye düşünüyorum." diye konuştu.
Öğrencileriyle aile gibi olduklarını söyleyen Alçık, şunları kaydetti:
"İşitme engelli öğrencilerimle iletişimimizi hiç kesmiyoruz. Onların aile hayatlarını da kolaylaştırmak için çabalıyorum. Maddi manevi sıkıntılarında yanlarında olmaya çalışıyorum. Mesela Fatma'nın evde yaptığı çalışmalar var. Yazma, patik vesaire örüyor. Ekonomik anlamda ona destek sunmaya çalışıyoruz. Birçoğu aslında evlerinde yalnızlaştırılmış bireyler. İşitme engelliler dertlerini, sorunlarını aile bireyleriyle paylaşamıyorlar. İşaret dilini bilen engellinin aile bireyleri onunla iletişim kurup çok güzel anlaşıyorlar."
Binden fazla kişinin hayatına dokundu
İşitme engelli bireylerin işaret dili öğrenmesinin ardından iletişim kurabilmeleri için ailelerine de bu dili öğrettiğini ifade eden Alçık, anne babasıyla çocuklarıyla iletişim kuramayan öğrencilerinin olduğunu ve kurs sonrası gayet güzel bir şekilde anlaşabildiklerini, bunun da kendisini çok mutlu ettiğini dile getirdi.
Alçık, mesleğe başladığı günden bu yana binden fazla kişinin hayatına dokunduklarını vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bir insanın konuşan elleri oluyorsunuz, bu size o kadar güzel hissettiriyor ki onların beyinde hissettiği şeyleri anlatan kişi oluyorsunuz. Düşüncelerini ondan öğrenip tercümanlık yapan kişi oluyorsunuz. Onların konuşan eli olmak çok güzel bir duygu. Üniversiteden 62 öğrencim var, onlar da ileride meslek hayatlarında işitme engellilerle karşılaşacaklar ve şu an aldıkları bu eğitim onların hayatlarına ışık tutacak."