Kilis Belediye Başkanı Ekrem Çetin ve oğlu Cahit Çetin ile birlikte 2005 yılında Kilis'te otogar kavşağındaki bir restoranda yemek yerken silahlı saldırıya uğradı.
Saldırıda Ekrem Çetin ve oğlu ölürken, şüpheli ise kaçtı. Olayın ardından başlatılan soruşturmada belediye başkanı ve oğlunu öldüren şüphelinin Lütfü Arslan olduğu belirlendi. O dönem yapılan çalışmalarda Arslan’a ulaşılamadı.
Yıllardır aranan şüpheli Lütfü Arslan'ın, Gaziantep'in İslahiye ilçesinde olduğu belirlendi. Harekete geçen polis ekipleri, Lütfü Arslan’ı gizlendiği evde düzenlediği operasyonla yakaladı.
Gözaltına alınan ve hakkında 'Tasarlayarak adam öldürme' suçundan 25 yıl kesinleşmiş hapis cezası bulunan Lütfü Arslan, emniyetteki işlemlerinin ardından cezaevine teslim edildi.
Gaziantep Valiliği’nden yapılan açıklamaya göre, eski Kilis Belediye Başkanı Ekrem Çetin ve oğlu Cahit Çetin’in 2005 yılında öldürülmesi olayının faillerinden biri olan ve “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan 25 yıl kesinleşmiş hapis cezası bulunan Lütfi Arslan'ın (48), yaklaşık 19 yıl 6 aylık firarının ardından İslahiye İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin çalışmaları sonucu saklandığı ikamette yakalandığı duyuruldu.
Ekrem Çetin kimdir?
Ekrem Çetin, 1934 yılında Kilis’te doğmuş ve ilkokul mezuniyetinin ardından serbest tüccarlık ve çiftçilik yapmıştır.  Siyasi kariyerinde üç dönem Kilis Belediye Başkanlığı (1973-1977, 1989-1994, 1999-2004) ve 16. Dönem Gaziantep Milletvekilliği (1977-1980) yapmıştır.
Ayrıca, Kilis Esnaf Kefalet Kooperatifi Murakıplığı, Kilis Ziraat Odaları Birliği Gaziantep Temsilciliği ve Kilis Güzelleştirme ve Kalkındırma Derneği Başkanlığı gibi çeşitli sivil toplum kuruluşlarında görev almıştır. 3 Haziran 2005 tarihinde, Ekrem Çetin ve oğlu Cahit Çetin, Kilis’te bir restoranda yemek yerken uğradıkları silahlı saldırı sonucu hayatlarını kaybetmişlerdir.
Bu olay, dönemin Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) camiasında ve Kilis halkı arasında büyük üzüntüye neden olmuştur. Yakalanan hükümlü Lütfi Arslan’ın adalete teslim edilmesi, uzun yıllar sonra da olsa, adaletin tecellisi açısından önem taşımaktadır. Cinayetin üzerindeki sır perdesinin tamamen kalkacağı ve azmetttirenlerin olup olmadığı da ortaya çıkması bekleniyor.
