Mardin’de teröristlerin tespit edilmesi sonucu harekete geçen Ömer Polat ve arkadaşları tel örgülere geldiklerinde saldırıya uğradı. Açılan ateş sonucu vurulan Ömer yere yığıldı. Askeri aracı kullanan arkadaşı yerdeki Ömer’i görmedi ve üzerinden geçti. Ömer Polat orada şehitlik mertebesine ulaştı.
ÇOK MERHAMETLİYDİ
Hava Savunma Er Ömer Polat, 1981 yılında Gaziantep Nurgana’da (Cağdın) dünyaya geldi. İlkokulu köyde bitirdikten sonra çiftçilik yapmaya başladı. Çok sessiz ve sakin bir çocukluk dönemi geçirdi. Uysal birisiydi. Küçük yaşlardan itibaren merhameti ile herkesin sevgisini kazanmıştı. Ailesine köydeki işlerinde sürekli yardım ederdi. Askerlik çağı gelene kadar çiftçilik yapmaya devam etti.
ÖNCE VURULDU, SONRA EZİLDİ
Ailesi tarafından askere uğurlanan Ömer Polat için zaman su gibi akıp geçmişti ve acemi birliğini tamamlayıp izine gelmişti. Sıra usta birliğinde idi. Vatani görevinin kalan kısmını Mardin’de sürdürecekti. Yine günler geçiyordu. Ömer her gün yeni bir mutluluk duyuyordu. Çünkü tezkeresine bir gün daha yaklaşıyordu.
Operasyonlar için dağlarda geziyordu. Mardin’de sınırın diğer tarafında teröristler tespit edildi. Hemen askeri araç ile bölgeye sevk edildiler. Araçtan inen askerlerin üzerine ateş açıldı. O sırada Ömer ilk kurşuna hedef oldu ve yere yığıldı. Askeri araç da yere düşen Ömer’in üzerinden geçti. Orada şehitlik mertebesine ulaştı.

TELEFONLA ACI HABER VERİLDİ
Ömer Polat’ın şehit olmasının hemen ardından alay komutanı İbrahim Can babaocağını aradı. “Ben Mardin’de Ömer’in alay komutanıyım. Oğlunuz operasyon sırasında kahramanca şehit düştü. Başınız sağolsun” dedi. Gece biranda çalan telefonla acı haberi alan babası yıkılmıştı. Tüm aile fertleri sinir krizleri geçirdi. Oğullarının cenazesi gelene kadar inanamadılar. Ölümü yakıştıramadılar evlatlarına.
İNANAMADILAR, BÖLÜK KOMUTANINI ARADILAR
Ömer, bölük komutanının evindeki işlere yardım ederdi. Sürekli komutanının evinden arardı ailesini. Komutanı ve eşi de bilirdi ailesini ve konuşurlardı bazen. Babası ölüm haberini alınca hemen bölük komutanını aradı. İnanamamıştı çünkü. Komutanın eşi çıktı.
“Bize Ömer’i kaybettik diye bilgi geldi. Bu haber doğru mu? Hiç bir yerden bilgi alamıyoruz” dedi. O da haberdar değildi. “Siz kapatın ben öğrenip size dönerim” dedi. Ama bir daha aramadı, arayamadı. Çünkü Ömer şehit olmuştu. Sonra Ömer’in ailesi yeniden aradı. Komutanın eşi, “Maalesef dün gece bir çatışma olmuş. Ömer de bu çatışmada şehit olmuş. Başınız sağ olsun” dedi.

BAYRAMDA AİLESİNİ YANINA ÇAĞIRMIŞTI
Vatani görevini gururla yerine getiren Ömer, ailesini de çok özlemişti. Her geçen gün hasreti artıyordu. Kurban Bayramı yaklaşıyordu. Ömer babasını aramıştı. Babası kendisine “Oğlum bayramda atla gel.
Görelim seni” dedi. Ömer de, “Baba ben gelemeyeceğim. Siz atlayıp gelin. Yol paranızı da ben yollarım. Sizi çok özledim. Muhakkak bekliyorum” demişti. Ancak Ömer’e bayrama yetişmek nasip olmadı. Bir operasyon sırasında şehitlik mertebesine ulaştı.
Kaynak:Telgraf gazetesi