SÖZCÜ gazetesinden ayrılan eski genel yayın yönetmeni Metin Yılmaz ve arkadaşları tarafından çıkarılacak gazetenin adı “NEFES” olarak saptandı. “NEFES”in imtiyaz sahibi SÖZCÜ’nün eski hukuk müşavirlerinden İsmail Yılmaz. Adından da anlaşılacağı üzere “NEFES” hükümete karşı sert yayın politikası izleyecek.
Bu ayın ortalarında gazete bayilerinde yer alması beklenen ve yazar kadrosu SÖZCÜ’den ayrılan Deniz Zeyrek, Soner Yalçın, Aytunç Erkin, Murat Muratoğlu ile KORKUSUZ gazetesi yazarları Can Ataklı, Ümit Zileli’den oluşan yeni gazetede spor basınının duayen ismi Şansal Büyüka da yazıları ile katkı sağlayacak.
Yazar kadrosuna önümüzdeki günlerde tanınmış muhalif kalemlerin eklenebileceği belirtiliyor. Hatta Cumhuriyet gazetesi yazarı Mustafa Balbay’a teklif götürüldüğü ileri sürülüyor. Ancak, “Genç teğmenler rahatsız” başlıklı haberinden ötürü FETÖ kumpası Ergenekon davasından yargılanıp yıllarca hapis yatan Mustafa Balbay’ın kendisi ile özdeşleşen Cumhuriyet’ten ayrılacağını sanmıyorum.
Zira Balbay’ın öğrenciliğinde meslek yaşamına başladığı, Ankara temsilciliği ve genel yayın yönetmeliği gibi en üst düzey görevleri üstlendiği Cumhuriyet ile farklı gönül bağı var. Ekonomi yazarı Memduh Bayraktaroğlu ile görüşmeler sürüyor.
10 TL’den satılacak “NEFES”, Cumhuriyet, SÖZCÜ, BirGün, KORKUSUZ, Evrensel gibi haber ve köşe yazıları ile halkın sorunlarını öne çıkaran, demokrasi ve ifade özgürlüğünü savunan eleştirici yayın politikasını önceleyecek.
Mevcut gazete ve televizyonların neredeyse yüzde 90’nın hükümete yakın olduğu dikkate alınırsa yeni bir muhalif gazetenin yayına başlaması halkın çıkarı ve özgürlüğü adına olumlu adım.
Derin ekonomik krizin kıskacında boğulan, her gün alanlarda “geçinemiyoruz” diye haykırarak eylemler yapan emeklinin, emekçinin, esnafın, çiftçinin, milyonlarca dar ve sabit gelirlinin sesinin gür şekilde hükümete duyurulması için muhalif gazete ve televizyonlara gereksinim var.
“NEFES”in yanı sıra kısa süre sonra “aynı gruba bağlı “SON DAKİKA” adlı televizyon da yayına başlayacak. Gazetenin Ankara temsilcisi Deniz Zeyrek oldu. Satışların sürekli gerilediği, günlük toplam satışın 1 milyonun altına indiği medyaya “ NEFES”in yeni heyecan ve renk katacağı aşikar.
İyice dar alana sıkışıp kalan, asgari ücrete talim eden emekçilerin her gün kapı önüne konulduğu medya sektöründe yeni gazetenin yayına başlaması kuşkusuz meslektaşlarımız açısından olumlu gelişme. Zira o kadar çok işsiz gazeteci var ki. Evine ekmek götürmek için zorunluluktan mesleği dışında başka işlere yönelen gazetecilerin umut kapısıdır yeni kurulan gazete ve televizyonlar.
Aslında medya ve çalışanlarının güçlü olması, her emekçinin hakkını gereğince alabilmesi için işkolunda sendikalaşma şart. Ne var ki 1980’li yılların başında el değiştiren gazete ve televizyonlarda sendikalı işçi sayısı hızla azaldı. Basın emekçileri patron baskısı ile sendikadan istifa etti veya ettirildiler. Hal böyle olunca günümüzde salt, Anadolu Ajansı, ANKA Ajansı, Cumhuriyet, BirGün ve Evrensel gazetelerinde toplu sözleşme bağıtlanabiliyor. Oysa 1980 yılı öncesi Hürriyet, Milliyet, Cumhuriyet, Tercüman gibi gazeteler ile Anadolu Ajansı ve ANKA Ajansı’nda örnek toplu sözleşmelerle emekçiler önemli kazanımlar ediniyordu.
Şimdi ise salt işyeri sendikası olan Hizmet-İş’e bağlı Medya-İş ile Anadolu Ajansı arasında, Türk-İş’e bağlı TGS ile ANKA Ajansı, Cumhuriyet, Evrensel,BirGün gazeteleri ve bazı internet haber siteleri arasında toplu sözleşme bağıtlanıyor. Tabii edinilen ücret ve sosyal haklar 1980 yılına göre hayli geride ve emekçiyi hoşnut etmiyor. DİSK’e bağlı Basın-İş sendikası da gazetecilik basın yayın işkolunda etkinliğini sürdürüyor. Basın işkolunda kıdem tazminatı artık 45 gün üzerinden ödenmiyor. Sarı toplu sözleşmelerle bu hakları ellerinden alındı. Emeğinin tam karşılığını alamıyor basın emekçileri. Medya sektöründe sendikalaşmanın yaygınlaşması şüphesiz özgür ve bağımsız haberciliğe oldukça katkı sağlayacaktır. Patronların sendika fobisini kırmak için yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerekiyor.