Maaşlara yapılacak yüzde 11.54 oranındaki zammın şaşkınlığını yaşayan kamu çalışanları üretimden gelen güçlerini kullanarak bugün iş bırakacak.
Emeklinin ardından yüz binlerce memur da alanlara çıkararak yetersiz zamma tepkisini haykıracak. TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranını protesto eden Asim-Sen, BASK, Birleşik Kamu-İş, Hür-Sen ve KESK üyesi kamu çalışanları ortaklaşa hazırlanan metni alanlarda okuyacak, ek zam istemlerini hükümete duyurmaya çalışacak.
Kamu çalışanları meydanlara çıkarken, hükümet ile toplu sözleşme masasına oturan Memur-Sen ile hükümete yakın bir diğer konfederasyon Türkiye Kamu –Sen’in eylemde bulunmaması,mesai arkadaşlarını yalnız bırakması anlamlı.
Aslında en çok yeri göğü onların inletmesi gerekiyor. Zira hem çok üyeye sahipler hem de toplu sözleşme görüşmelerinde inisiyatif alıyorlar.
Hal böyle iken Memur-Sen ve Türkiye Kamu-Sen nedense ortak eyleme katılmıyor. Başkanlarının aldığı uçuk maaş ile gündeme gelen yetkili konfederasyon Memur-Sen, geçen hafta Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın önünde geniş kitle ile ek zam taleplerini dile getirmişti. Ancak taleplerine olumlu yanıt alamadılar. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 1 Ocak’tan geçerli olmak üzere memur maaşında yüzde 11.54 oranında artış yapılmasına ilişkin genelgeyi imzaladı.
Bu da gösteriyor ki SSK ve Bağ-Kur emekli, dul ve yetimi gibi memur ile memur emeklisine de ek zam yok. Milyonlar temmuz ayına dek yüzde 15.75 ve yüzde 11.54 zam ile yaşamaya çalışacak. Nasıl yaşayabileceklerse.
Patronların toplantılarına katılan Mehmet Şimşek buralarda yaptığı konuşmalarda “Biz sizin daha çok kazanmanızı istiyoruz” diyerek sürdürülen ekonomik politikanın emeklinin ve çalışanın yararına olmadığını açık bir şekilde göstermiştir.
Ücret, aylık ve maaşlara yapılacak yüksek zammı “enflasyonu yükseltir” gerekçesiyle engelleyen Mehmet Şimşek’in emekçinin veya emeklinin düzenlediği bir toplantıya katılıp, konuştuğunu, “Refahınızı artıracağız” dediğini gördünüz veya duydunuz mu? Ama söz konusu patronlar oldu mu, gidip konuşuyor, “Sizin daha çok kazanmanızı istiyoruz” diyebiliyor. İşverenlere sağlanan teşvik ve kolaylıklar hükümetin tercihini ortaya koyuyor. Tamam üretim ve istihdamı artırmaya yönelik patronlara teşvik ve yardım eli uzatılsın. Ancak milyonların “Geçinemiyoruz, açız aç” haykırışları da görmezden gelinmesin. Bu ayrıcalığa, haksızlığa karşı meydanlarda emekçi, memur ve emekli.
İş bırakacak memur konfederasyonları ve sendikaları tarafından hazırlanan ortak metinde, tüm kamu çalışanlarının ücret ve maaşlarının, diğer ekonomik ve özlük haklarının her geçen yıl onurlu insanca yaşanacak gelir düzeyinden ve güvenceli çalışma yaşamından uzaklaşarak açlık ve sefalet düzeyine doğru sürüklendiği vurgulandı.
TÜİK’in yüzde 44.38 olarak duyurduğu yıllık enflasyonun yaşanılan çarşı pazar ve mutfak enflasyonundan oldukça ırak olduğuna dikkat çekilen ortak metinde şu görüşlere yer verildi.
“Milyonlarca kamu emekçisi ve emeklisinin yaşam şartlarını her geçen gün daha da katlanılmaz kılan vergide adaletsizliğine, TÜİK’in inandırıcı olmayan rakamlarına, gerçek grevli toplu sözleşme yasası ile emekçilerle masaya oturmak varken tüm ipleri siyasi iktidarın eline veren sahte sendika yasasına, bizleri kayıt dışı çalıştırma mantığına mahkum eden, ek ve yan ödemelerimizin taban ve emekli aylıklarımıza dahil edilmediği ve bu sebeple emekli aylıklarımızda yüzde 55’e varan kayıplarımıza karşı üretimden gelen gücümüzü kullanarak tüm iş yerlerimizde iş bırakıyor ve iktidarı uyarıyoruz. Bilimsel verilerle yapılan çalışmalarda yıllık enflasyonun yüzde 90’larda gerçekleştiği ortamda yüzde 11.54’lük zam sefalet ve açlık dayatmasıdır.”
Memur sendikaları ve konfederasyonlarının yarın gerçekleştireceği eylemler karşılığını bulmaz, olumlu yanıt alamazlarsa yenileri gündeme gelecektir kuşkusuz. Emekli de günlerdir alanlarda yüzde 15.75’lik aylık artışını var gücü ile protesto ediyor. Eğer sürpriz şekilde ek zam yapılmazsa milyonların yakınmaları ve mitingleri sürecektir. Yani alanlar daha çok ısınacak.