Koronavirüse karşı ürettikleri aşı ile dünyayı esenliğe ulaştıran, insanlığa hizmet eden Türk bilim insanları ile ne denli övünsek yerindedir.
Almanya’da yaşayan Prof.Dr. Uğur Şahin ile eşi Dr. Özlem Türeci’nin uzun uğraşılar sonucu buldukları BioNTech (covid-19) aşısı dünyanın umudu oldu.
Diğer ülkelerin ürettiklerinin yanında ölümcül virüse karşı daha etkili ve koruyucu olduğu tıp dünyası ile Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından kanıtlanan BioNTech ilk yeğlenen aşı. Hastalıkla boğuşan, milyonlarca insanını yitiren ülkeler bu aşıyı elde edebilmek için birbirleriyle kıyasıya yarış içinde.
50 bine yakın canı hastalığa kurban veren Türkiye de aylar sonra iki Türk bilim insanının bulduğu aşıyı getirtti. Aslında virüsün baş göstermeye başladığı ilk anlardan itibaren Uğur Şahin ve Özlem Türeci ile daha sık diyaloga girilse ve aşılar daha erken gelir belki de bu kadar çok insan yaşamını yitirmezdi. İki Türk bilim insanının bu darboğazda doğup, büyüdükleri ülkeyi göz ardı etmesi zaten beklenemezdi. Sonradan yapılan görüşmeler ve anlaşmalar sonucu getirilen milyonlarca doz aşı çok sayıda insanın aşılamasına olanak sağladı. Elbette ilk önce Çin’den sağlanan Sinovac aşısı da hastalığın yaygınlaşmasını önlemede ve belli yaş grubundakileri korumada oldukça etkili oldu.
Anlaşmaları yapılan BioNTech, Sinovac, Sputnik’in gelmesi ve ileri aylarda uygulanacak yerli buluşla aşılama yaş grubunda daha iyi gelişmeler olacak. Artık günde 1 milyon insanı aşılar hale geldi Türkiye. Kuşkusuz bu sevindirici gelişme. Bu hız sürerse Eylül ayında nüfusun en yüzde 70’i aşılanmış olacak. Ki bu da ülkenin rahatlamasına, olağan yaşama geçilmesine yol açacak. Sırası gelen mutlaka ama mutlaka aşısını yaptırmalı, kesinlikle ıskalamamalı.
İYİ Parti lideri Meral Akşener, grup toplantısında dün yaptığı konuşmada Prof. Dr. Uğur Şahin ile Dr. Özlem Türeci’nin Nobel’e aday gösterilmesi için Meclis Genel Kurulu’nda önerge vereceklerini açıkladı ve diğer siyasi partilerden destek istedi. Akşener’in açıklaması son derece doğru ve yerinde bir karar. Önerilerine hiçbir partinin karşı çıkacağını sanmıyorum.
Dünyayı esir alan belaya karşı ürettikleri aşı ile çözüm olan, insanlığa büyük hizmetleri dokunan Türk bilim insanları Nobel’e aday gösterilmeyecek de kim olacak? Bu denli yaşamsal buluşu geliştiren Türk çift, şimdi de insanlığın başına amansız bela olan kansere karşı etkili olacak bir çalışma yürütüyor. Eğer onu da hayata geçirirlerse dünya onları ayakta alkışlar.
Uğur Şahin ve Özlem Türeci, DNA’nın onarılmasına ilişkin çalışmasıyla Nobel Kimya Ödülünü kazanan Prof. Dr. Aziz Sancar gibi bu ödülü fazlasıyla hak ediyor. Türkiye, bu yönde lobi çalışmalarına şimdiden başlamalı. Zira onların kazanacağı her ödül ve başarı göğsümüzü kabartacak.