CHP lideri Özgür Özel ile DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu her platformda açlık sınırının altında kalan 17 bin 2 TL tutarındaki asgari ücrete temmuzda ara zam yapılmasını şiddetle dile getiriyor.
Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile iki kez yaptığı görüşmede en düşük emekli aylığının yükseltilmesinin yanı sıra asgari ücrete ara zam talebini iletmişti. Her ne denli hükümet ara zamma kapıyı kapatsa bile CHP, normalleşmenin sürmesi için emekli aylığı ile asgari ücret zammını “olmazsa olmaz” kabul ediyor. Özgür Özel’in bu tavrının önümüzdeki günlerde de sürmesi bekleniyor.
Asgari ücrete ilişkin yoğun tartışmalar sürerken masaya emekçileri
temsilen oturan Türk-İş’in tartışmalara çok fazla müdahil olmaması , edilgen tutum takınması milyonlarca emekçiyi üzüyor. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’na son iki yıldır emekçileri dahil eden ve onlara söz
hakkı tanıyan Türk-İş’in tutumu sorgulanıyor. Emekçi, "Neden bu
edilgenlik" diye sitem ediyor.
Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, SÖZCÜ gazetesi yazarı Saygı Öztürk’e yaptığı açıklamada yılbaşında asgari ücretin net 18 bin TL’ye yükseltilmesini ve temmuzda ara zam yapılmasını talep ettiklerini, kabul görmeyince 17 bin 2 TL’lik karara muhalefet şerhi koyduklarını anımsatmış. Son 25 yıldır enflasyonun dar ve sabit gelirliyi bu denli ezdiği bir dönem görmediğini açıklayan Atalay, enflasyonun durdurulması ve asgari ücret ile emekli aylıklarında mutlaka iyileştirme yapılması gerektiğini söylemiş.
Ergün Atalay, hayat pahalılığının un ufak ettiği yoksul garibanların yaşadığı derin ekonomik sorunlara doğal olarak dikkat çekmiş. Ancak yetkili konfederasyon olarak Türk-İş’in inisiyatif alıp, üyeleri olmasa bile 10 milyon emekçinin ücretine ara zam için daha etkin pozisyon alması gerekmez mi? Gazetelere yapılan açıklamalar kadar daha etkin mücadele bekliyor asgari ücretli Türk-İş’ten. Yetkili konfederasyonun etkin girişimi ve görüşmeleri ara zamma kapıyı kapatan hükümet üzerinde kuşkusuz etkili olacaktır.
Son iki yıl asgari ücrete ara zam yapılıp, bu yıl bundan vazgeçilmesi 10 milyona yakın işçiyi daha zor duruma düşürecek, daha yoksullaşmalarına yol açacak. Net 17 bin 2 TL olan asgari ücret yılbaşından bu yana 4 bin TL’ye yakın eridi. Neredeyse ortalama ücret haline gelen asgari ücretle çalışan emekçilerin satın alma gücü büyük oranda geriledi. Hal böyle iken yeni zamlı ücretin ele geçeceği Şubat 2025'e dek “Mevcut para ile geçinin” demek ve sabretmelerini istemek vicdanları incitiyor.
İktidar ve patronlar karşı çıksa da yakıcı hayat pahalılığı asgari ücrete ara zam talebini her geçen gün artırıyor.
Nitelikli elemanlarını yitirmek istemeyen özel sektör, temmuzda ücretlere hatırı sayılır oranda zam yapma hazırlığında iken asgari ücretlinin ara zamdan yoksun bırakılması yoksulluğu tetikleyecektir. Yüksek enflasyonun sebebini asgari ücret zamlarına bağlayanların sayısı hayli fazla. Oysa asgari ücretteki artışlar enflasyona etki anlamında dördüncü sırada yer alıyor. İsraf, dört beş yerden maaş alanlar, ekonomide kötü yönetim ortada iken yüksek enflasyonu asgari ücret zammı ile ilintilemek doğrusu şaşırtıcı.
Temmuz zammı için Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun kısa sürede toplantıya çağrılması gerekiyor. Bu konuda Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ın görüşmelerde bulunup komisyonun toplanmasını sağlayabileceği savunuluyor. Bayram öncesi Cenevre’de gerçekleştirilen Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 112. Uluslararası Çalışma Konferansına katılan Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın asgari ücrete ara zammı değerlendirdiği kamuoyuna yansımıştı. Ancak o günden bu yana bir ses çıkmadı. Ergün Atalay, konferansta yaptığı konuşmada asgari ücret ve emekli aylıklarının iyileştirilmesine değinmişti.
Eline geçen para her geçen gün eriyen milyonlarca emekçinin gözü
masada kendilerini temsil eden yetkili konfederasyon Türk-İş’in
takınacağı tutumda. Zira üyeleri olmasa da Türk-İş Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda emekçileri temsilen bulunuyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in tutumu da ara zamda kuşkusuz rol oynayacak.