Feyyaz Uçar: "Hocamızın serzenişlerini yönetim olarak haklı bulduk" Feyyaz Uçar: "Hocamızın serzenişlerini yönetim olarak haklı bulduk"

Sarı-kırmızılı kulübün temelleri, geçmişi 1481 yılına kadar dayanan Galatasaray Lisesi'nde (Mektebi Sultani) atıldı.

Devlet adamı yetiştirmek amacıyla II. Beyazıt tarafından 1481'de kurulan mektep, adını kurulduğu bölge olan "Galata Sarayı"ndan alıyor. Okul, modern konumuna 1 Eylül 1868'de Sultan Abdülaziz döneminde kavuştu. Okulun yeniden yapılanmasıyla dönemin Osmanlı İmparatorluğu'nda da gerçek anlamıyla ilk sportif çalışmalar başladı. Mektepte beden eğitimi dersi, cimnastikçi Monsieur Curel tarafından eğitim programına kondu.

Curel sonrası Galatasaray Lisesi'nde beden eğitimi öğretmenliği yapan M. Moiroux, Signor Martinetti ve Stangali, cimnastik ve atletizmin yanı sıra, yüzme, kürek, aletli cimnastiği öğrencilerle tanıştırdı.

Sonraki dönemde de Faik Üstünidman, Binbaşı Mazhar Kazancı, Abdurrahman ve Ahmet Robenson kardeşler liseye izcilik, tenis, hokey gibi spor dallarını getirdi. Öğretmen Faik Üstünidman'ın öncülük etmesiyle Galatasaray Lisesi öğrencileri futbolu keşfetti.

1900'lü yılların başında İstanbul'da özellikle yabancılar ve azınlıklar arasında oynanan futbol, Galatasaray Lisesi'ndeki gençler arasında da yayılmaya başladı.

Kulübün kurucusu, ilk başkanı ve 1 numaralı üyesi Ali Sami Yen, "Ellinci Yıl" kitabında Galatasaray Kulübünün kuruluş öyküsünü, "1 Teşrin (eski rumi takvime göre ekim ve kasım aylarına verilen ortak isim) 1905'te mektebin 5. sınıfında edebiyat muallimimiz merhum Mehmet Ata Bey'in dersi esnasında birkaç arkadaş baş başa vererek Galatasaray'da bir futbol kulübü kurmaya karar verdik." ifadeleriyle anlattı.

Ali Sami Yen'in "Maksadımız İngilizler gibi toplu bir halde oynamak, bir renge ve bir isme malik olmak ve Türk olmayan takımları yenmek." mottosuyla spor hayatına giriş yapan kulübün adı ilk önce Gloria (Zafer) ya da Audace (Cesaret) konulması yolunda görüşler ortaya atılmışsa da sonuçta Galatasaray olmasında anlaşmaya varıldı.

1905'ten 1919'a kadar Galatasaray Spor Kulübüne başkanlık yapan, mektebin 889 numaralı öğrencisi Ali Sami Yen, el yazısıyla tuttuğu "Galatasaray Terbiye-i Bedeniye Kulübü" Ihsaiyet Defteri'nin (Sayım-İstatistik Defteri) 181 ve 182. sayfalarında kurucu 13 üyeyi şöyle sıraladı:

1- Ali Sami Yen

2- Asım Sonumut

3- Emin Bülend Serdaroğlu

4- Celal İbrahim

5- B. Nikolof

6- Milo Bakiş

7- Pol Bakiş

8- Bekir Sıtkı Bircan

9- Tahsin Nahit

10- Reşat Şirvanizade

11- Hüseyin Hüsnü

12- Refik Cevdet Kalpakçıoğlu

13- Abidin Daver

Resmiyete 1913'te döküldü

Galatasaray Kulübü, 1 Teşrin 1905'te kurulmasına rağmen resmi kayıtlara 1 Eylül 1913'te geçti.

1905'te Osmanlı İmparatorluğu'nda bir dernekler yasası bulunmadığından, Galatasaray Spor Kulübü yasal olarak tescil edilme olanağını bulamadı. 1912 yılında Cemiyetler Kanunu çıkarıldıktan sonra, kulüp yasal bir kimlik kazandı.

Yetkili makamlara kulüplerin tüzükleriyle birlikte, kurucu üyelerin ad ve adreslerinin de bildirilmesi zorunlu tutulduğundan, istifa eden ya da eğitimlerini tamamlayarak ülkelerine dönen üyeler ilk listeden çıkarılıp, 1 Eylül 1913'te kurucu liste yeniden düzenlendi.

Kurucu üyelerin yeni sıralaması şöyle gerçekleşti:

1- Ali Sami Yen

2- Asım Sonumut

3- Emin Bülend Serdaroğlu

4- Celal İbrahim

5- Bekir Sıtkı Bircan

6- Reşat Şirvanizade

7- Refik Cevdet Kalpakçıoğlu

8- Abidin Daver

İlk maç

Galatasaray Futbol Takımı, ilk maçına 10 Kasım 1905'te Kadıköy'de çıktı.

Günümüzde varlığını devam ettiren takımlar göz önüne alındığında ilk Türk futbol takımı olan sarı-kırmızılılar, ilk maçını bugünkü Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nın bulunduğu Papazın Çayırı'nda yaptı.

Genç lise öğrencilerinden oluşan Galatasaray, ilk maçında bir Rum ekibi olan Kadıköy Faure Mektebi'ni 2-0 yendi.

Renkleri ve logosu

Galatasaray Spor Kulübünün ilk renkleri "Türkçülük"ü simgeleyen kırmızı-beyaz olarak belirlendi. Dönemin yönetimi tarafından bu renklerin yasaklanmasıyla bir dönem sarı-siyah renkler kullanılsa da kalıcı olmadı ve kulüp bugünkü renklerine kavuştu.

Kulübün kurucusu Ali Sami Yen, renklerin seçimini, "Birçok yeri dolaştıktan sonra, nihayet Bahçekapı'daki Şişman Yanko'nun dükkanına gidilerek orada zarif iki yünlü kumaşa tesadüf ettik. Biri, vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızı, öteki de içinde turuncudan iz taşıyan tok bir sarı. Tezgahtar, mahirane bir el hareketi ile kumaşların dalgalarını birleştirdi. Bir saka kuşunun başı ile kanadının yarattığı renk güzelliğine benzer bir parlaklık hasıl oldu. Ateşin içindeki renk oyunlarını görür gibi olmuştuk. Sarı-kırmızı alevinin takımımız üstünde parıldamasını tasavvur ediyor ve bizi derhal galibiyetten galibiyete götüreceğini tahayyül ediyorduk. Nitekim de öyle oldu." ifadeleriyle anlattı.

Buna rağmen kuruculardan Bekir Sıtkı, söz konusu renklerin Gül Baba'nın II. Beyazıt'a verdiği sarı ve kırmızı güllerden esinlendiğini ileri sürdü.

Kulübün logosunu ilk olarak Galatasaray Lisesi 1. sınıf öğrencisi Ahmet Ayetullah, 1923 yılında Şinasi ile çıkardıkları "Kara Kedi" isimli dergide yayımladı. Ayetullah, çiziminde harf devrimi öncesinde kullanılan alfabenin G ve S'ye karşılık gelen gayın ve sin harflerini kullandı.

Söz konusu logo, kulübün 18. yılında 1923'teki kongrede kabul edildi.

Gazi Büstü'nü kazandı

Profesyonellik öncesi dönemde, İstanbul Ligi, Cuma Ligi, Pazar Ligi gibi değişik isimlerle oynanan lig maçlarında şampiyon olan Galatasaray, Mustafa Kemal Atatürk yaşarken adına düzenlenen ilk ve tek kupayı müzesine götürdü.

Mustafa Kemal Atatürk'ün emriyle 1925 yılında kurulan ve sonradan Türk Hava Kurumu adını alan Tayyare Cemiyetine gelir sağlamak amacıyla 1928 senesinde bir organizasyon düzenlendi. Buna göre Galatasaray ve Fenerbahçe arasında bir maç yapılacak ve kazanan tarafa Atatürk büstü verilecekti. Gazi Büstü olarak adlandırılan kupa, aynı günlerde Taksim Cumhuriyet Anıtı'nı yapan heykeltıraş Pietro Canonica imzasını taşıdı.

Taksim Stadı'nda 10 Ağustos 1928'de aynı gün Galatasaray ve Fenerbahçe'nin yedek takımları da karşı karşıya gelecekti. As takımların maçı 3-3 sona erince, kupanın kazananını ikinci maç belirledi. Beşiktaşlı Şeref Bey'in hakemliğinde yine Taksim Stadı'nda 31 Ağustos 1928'te oynanan mücadeleyi Necdet'in 3, Şadlı'nın tek golüyle Galatasaray 4-0 kazandı.

Sarı-kırmızılılar, Mustafa Kemal Atatürk'ün sağlığında ve ismine adanmış tek kupayı alarak tarihin en değerli şampiyonluklarından birini yaşadı.

Gazi Büstü, halen Galatasaray Müzesi'nde bulunurken, yılda bir defaya mahsus olmak üzere, 10 Kasım günleri yapılan anma törenlerinde kullanılmakta.

38 başkan görev yaptı

Galatasaray Kulübünde şu ana kadar 38 farklı başkan görev aldı.

1905'te Ali Sami Yen ile başlayan ve mevcut başkan Dursun Özbek'e kadar gelen 118 yılda, 104 dönemde sarı-kırmızılı kulübü 38 farklı başkan yönetti.
 

Editör: Nihat Sıvakçıgil