Günümüzün en etkili ve en yaygın iletişim aracı olan telefon, 1876 yılında Amerikalı mucit Alexander Graham Bell tarafından icat edildi. Tarih kayıtlarına göre icat edilen cihazla ilk konuşma ise 1876 yılının 14 Şubat günü gerçekleştirildi ve bugün ise telefonun buluş günü olarak kabul edildi.
Son zamanlarda genci, yaşlısı herkesin elinden düşmeyen adeta bağımlı hale geldiğimiz telefonda herkesin tekrarladığı bir sözcüğün hikayesinden bahsedeceğim sizlere. Öyle bir sözcük ki dilimize yerleşmiş, karşının sesini duyana kadar defalarca tekrar ettiğimiz ve herkesin gün içerisinde en az birkaç kez kullandığı bir sözcüktür bu. “ALO”
Hiç merak ettiniz mi neden telefonumuz çaldığında açarken Alo deriz neden başka bir kelime kullanmayız? Ne demektir Alo?
İşte ‘Alo’ sözcüğü, gerçekte bir sevgilinin kısaltılmış adıdır. Sevgilinin tam adı Allessandra Lolita Oswaldo'dur.
Graham Bell tarafından icat edilen telefonun ilk hattı sevgilisi Allessandra Lolita Oswaldo’nun evine çekilmiştir. Atölyesinde çalışan Graham Bell telefonu çalınca, sevgilisinden başkası aramayacağını bildiğinden her çalan telefonu "Allessandra Lolita Oswaldo" diye yanıtlamış bir süre sonra ise sevgilisine, adını kısaltarak hitap etmeye başlamış ve telefonu her açışında onu "Ale Lolos" diye karşılamıştır. Günler geçtikçe atölyesinde yoğun bir şekilde çalışan Graham Bell sevgilisi ile konuşmasını hemen bitirip işlerine dönmek için çalan her telefonda sevgilisinin adını daha da kısaltarak öne iki heceli bir ad bulmuştur. İşte bu kısa ad “ALO” ‘dur.
Bir süre sonra sevgili, sürekli atölyede icatları ile uğraşan ve tüm kente yaymaya çalıştığı telefondan başka bir şey düşünmeyen sevgilisi Graham Bell’in ilgisizliğinden sıkılarak onu terk etmiştir.
Zamanla; Graham Bell’in icadı kentte yayılmaya başlamış ve bir çok eve çekilen telefon hattının sayısı da artmaya başlamıştır. Graham Bell ise sevgilisi kendisini terk ettiği günden sonra bir gün sevgilisinin kendisini arayacağı umudu ile telefonun başından ayrılmamış ve her çalan telefonu “Allessandra” sanarak “Alo” diye yanıtlamıştır. Ancak ne var ki Allessandra o günden sonra Graham Bell’i hiç aramamıştır.
O günlerde telefonu açan herkes Graham Bell’e olan saygıdan telefonu Alo diye yanıtlamaya başlamış ve Alo kelimesi günden bu güne dilimize yerleşmiştir.
Av. Çılga Kumsal Şahin