Şükrü KARAMAN
Milyonlarca emekçinin yeni yılda alacağı ücreti saptayacak Asgari Ücret Tespit Komisyonu bugün toplanıyor.
İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan 15 kişilik komisyondan emekçinin beklentisi bu yıl hayli yüksek. Halen net 2 bin 825 lira olan ücretin son günlerde dövizdeki aşırı yükselişten ötürü satın alma gücü adeta dip yaptı.
Yıllardır talep edilmesine karşın vergi dışı bırakılmayan asgari ücret, temmuz ayından başlayarak yüzde 15 ve yüzde 20’lik vergi dilimine girmesinden dolayı yılın son üç ayında iyiden iyiye kuşa dönüyor, emekçi çarşı pazarın cep yakan fiyatları ile baş edemiyor. Açlık sınırının 3 bin 191 lira olduğu ortamda emekçi “sefilleri” oynuyor.
Siyasi irade asgari ücretli 10 milyona yakın emekçiyi vergide, “Kümesteki hazır kaz” olarak gördüğünden ücretin vergi dışı bırakılmasına bir türlü yanaşmıyor. Yılın 122 günü vergiye çalışan emekçinin ücreti, vergi ve dayanılmaz boyuta ulaşan hayat pahalılığı karşısında kar gibi eriyor. Siyasi iradenin olası erken seçimi dikkate alarak asgari ücreti tümü olmasa bile belirli oranda vergi dışı bırakabileceği konuşuluyor. Lakin, Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkililerinin şiddetle karşı çıktığı aşikar. Bakalım nasıl bir çözüm bulunacak? İstenirse asgari ücretlinin sırtındaki yük olan vergi kaldırılır, oluşacak açık başka kaynaklardan rahatlıkla sağlanabilir.
DİSK’in net 5 bin 200 lira, muhalefete partilerinin en az net 4 bin lira olmasını talep ettiği yeni asgari ücretin patronlar da işçinin refah düzeyini koruyacak düzeyde olmasını istiyor. Komisyonda işçi tarafını temsil eden Türk-İş ise henüz bir zam oranı açıklamadı. Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay sürekli “toplumu tebessüm ettirecek, yüzünü güldürecek bir rakamın altına imza atabileceklerini” belirtiyor. Lakin rakam dillendirmiyor. Atalay, yine “Bu yıl 45 yıla bedel bir ücretin belirleneceğini” vurgulayarak emekçiyi ve toplumu umutlandırıyor. Asgari ücrete en az yüzde 36.20’lik yeniden değerleme oranı kadar zam yapılmalı ki beklentiler karşılanabilsin.
1976 yılından bu yana, 45 yıllık süreçte Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda 4 kez oy birliği ile saptandığı dikkate alınırsa hep işverenlerin taleplerinin kabul gördüğü ortaya çıkıyor. İnsafa gelen patronların, teşviklerin devam etmesi kaydıyla bu yıl göreceli bir artışa karşı çıkmayacakları anlaşılıyor. Asıl siyasi iradenin takınacağı tavır önemli. Onlardan gelen sinyal de asgari ücrete bu yıl eskiye göre hatırı sayılır oranda zam yapılacağı.
Türk-İş Genel Başkanı’nın dediği gibi saptanacak yeni asgari ücret yüz güldürecek mi, yoksa dağ fare mi doğuracak? Umarım bu kez emekçi ve ailesinin yüzü güler.
Ne olursa olsun, asgari ücret vergi dışı bırakılmadan emekçi soluklanamaz, ateşi dindirilemeyen hayat pahalılığı ile baş edemez.