Koca bir yıl daha geçti...

Ama nasıl geçti? İlk defa bu kadar hüzünlü, acı dolu oldu... 2020’nin gidişini mi yoksa 2021 yılının gelişini mi kutlayacaksınız ?

Geçen yılbaşını anımsıyorum. Meğer ne kadar güzelmiş yeni yıla huzur içerisinde umutlarla girmek. Oysa 2020’de nasıl bir kabusun bizi beklediğinden habersizdik.

ARKASINDA gözyaşı ve acı bırakarak gidiyor 2020. Bu perşembe saatler 24.00’ü gösterdiğinde hatırlamak bile istemeyeceğimiz bir yılı geride bıkacağız. Her yıl büyük umutlarla girilen yılbaşı gecesini bile hapis olarak evde tek başına geçireceğiz. Ne arkadaşlarımız olacak yanımızda, ne de akrabalarımız ne sevdiklerimiz !

Yasaklar açıklandı. Sokağa çıkma yasağı bayağı sürecek. Özel partiler, otellerde buluşmalar, kalabalık eğlenmeler yok. Mümkün olduğu kadar evlerde yılbaşı kutlanacak. PTT yani pijama, terlik, televizyon klasiğini yaşayacağız ve uğursuz 2020 yılını hep birlikte saat 24’te kovacağız. 2021’mi? Düşünmek bile istemiyor insan...


Kimi aileler masalarında bir ya da birkaç sandalye boş kalmış olarak girecek yeni yıla. Salgın hastalıkta hem babasını, annesini, hem de ablasını kaybeden bir genç başlarına gelenlere hala inanamayarak karşılayacak 2021’i.

Hem ülke olarak, hem de dünya çapında bir çok felakete şahit olduk... Bildik, tanıdık yüzler gitti hayatımızın bir yanından...

Yalnızlaştık, ıssızlaştık...Kaybettiklerimiz. tanıdıklarımız değildi sadece...

Tanımadığımız insanları da verdik toprağa

On aydır endişe ve korkuyla yaşıyoruz... Resmen Psikolojimiz bozuldu...

Neyse ki umut ışığı aşılar geliyor! Daha mı özgür olacağız?

Tabi ki emin değilim ama, umut işte, umut fakirin ekmeği ! onsuz da yaşanmıyor...

Biz nefes aldıkça hayat ta devam ediyor... Her sabah yep yeni bir taze başlangıç!

Belki daha az tıkılıp kalacağız evlerimize, daha az üzülüp, daha çok oksijen, güneş...

Maske kalkacak belki ama hiç değilse mesafeler belki biraz azalacak...

Sarılamasak ta, dokunamaz sakta, yüzlerini ve seslerini duyacağız ! Bir süre daha mesafeye özen göstermek zorundayız. Artık öyle vıcık öpüşüp koklaşmak yok ! Özlediyseniz bile sakın yapmayın !

Bunun yanı sıra...

Doğal afetler, depremlerde yitirdiklerimiz... Şehit olan mehmetciklerimiz, Vanda çığ faciası,

Bu soğukta Evsiz kalanlar, onca yardıma ihtiyacı olanlar...

2020 nasıl geçti? Hiç hatırlamak istemeyeceğimiz kötü anılarla dolu bir yıl. İleride torunlarımıza anlatacak o kadar kötü ürkütücü, belirsiz bir yıl ! Her çalan telefonda elimiz yüreğimizde. Kötü bir haber almaktan korktuk.

Yitirdiklerimize Allah’tan rahmet, hastalarımıza acil şifalar diliyorum...

Bu süreçte gözlerini kırpmadan gece gündüz kendilerini heba eden sağlık çalışanlarına da sonsuz minnettarım..

HATIRLAMAK İSTEMEYECEĞİZ


Kovid-19 dünyaya büyük bir travma yaşattı. Ne yazık ki toplumlar savaş, salgın hastalık, doğa felaketleri gibi nedenlerle zaman zaman alt üst oluyor.

Yaklaşık 10 aydır pandemi ile uğraşıyor ve büyük bir mücadele veriyoruz. Dehşet, korku, belirsizlik her ülkede, her kentte, her evde kol geziyor. ‘Ya bana da bulaştıysa’ kabusuyla ile yaşamak feci bir gerçek.

Bu öldürücü COVID-19 virüsü çok can aldı ve almakta vakalar azalmıyor tam tersi çoğalıyor. Tam aşı bulundu coşkusu biraz da temkinle karşılanırken bu kez mutasyon yaşandığı belirlendi. Artık daha bulaşıcı olduğu ortaya çıktı.

Ama daha mı ölümcül? O henüz bilinmiyor. Bilim insanları şaşkın. Mevcut aşıları etkiler mi etkilemez mi, bulgular var mı, yok mu? Gerçekten çok zor günler yaşıyoruz.

Ancak insanoğlu bir şekilde yaşadığı zorlukların üstesinden gelebilecek akla ve beceriye sahip. Bunun son örneğini şu günlerde yaşıyoruz. Yeni yıla hayatımızı cehenneme çeviren virüsten bizi kurtaracak aşının bulunmasıyla giriyoruz. Hem de iki Türk bilim insanı Prof. Uğur Şahin ve Dr. Özlem Türeci tarafından. Dünyayı kurtaran bu iki bilim insanının Türk olması 2020’de hatırlayabileceğimiz az sayıdaki güzel olaylardan biri olacak.

Yaşadığımız bu salgın yılı da bir tür savaş dönemi oldu ama bizim neslimizin ilk kez tecrübe ettiği bir savaş türü olduğu için henüz anlamlandırabilmiş değiliz.
Elbet bu günler geçecek. Belki gelecek yaz yine mutlu ve iç içe olacağız ama yaşadığımızı anlayabilecek, analiz edebilecek miyiz?
İşte bundan şüpheliyim.

Yeni yılda, iyilikler, güzellikler, şans, mutluluk, sağlık ve huzur kucaklasın bizi....

Şimdiden herkesin yeni yılını kutluyor, yeni yılda ne diliyorsanız gerçekleşmesini temenni ediyorum...

Sağlıkla huzurla kalın…