Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu lideri Atatürk’ü ölümünün 85.yıldönümünde sevgi, saygı ve özlemle anıyoruz.
Mustafa Kemal Atatürk
Şükrü KARAMAN
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu lideri Atatürk’ü ölümünün
85.yıldönümünde sevgi, saygı ve özlemle anıyoruz.
Mustafa Kemal Atatürk 19 Mayıs 1881’te Selanik’te doğdu. Adını
“Mustafa” koymuşlardı. Okulda hocası “Kemal” adını verdi. Annesi
Zübeyde Hanım, babası Ali Rıza Efendi’dir. 1904’te kurmay yüzbaşı
oldu. 31 Mart Vakası’nda Harekat Ordusu’nun kurmay başkanlığını
üstlendi. Birinci Dünya Savaşı’nda büyük yararlıklar gösterdi. 19 Mayıs
1919’da Samsun’a çıkarak bağımsızlık mücadelesini başlattı, Kurtuluş
Savaşı’na adım attı. Kahraman silah arkadaşları ile yurdu emperyalist
işgalcilerinden temizledi. 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edildi ve
Cumhurbaşkanı seçildi.
Kurduğu cumhuriyet 100 yaşına ulaştı. Hayata geçirdiği devrimler
sayesinde Türkiye, çağdaşlığa yüzünü döndü. İlke ve devrimleri
akamete uğratılmaya çalışılsa da halkın ona olan tutkusu ve
devrimlerine bağlılığından ötürü kurduğu cumhuriyet dimdik ayakta.
Mustafa Kemal Atatürk, ölümüne dek tüm yaşamını ulusuna adamış
bir liderdir. Hayatı sayısız zafer ve devrimlerle doludur. Dahi yaşamı
ve başarısı devletler tarafından sürekli inceleniyor ve yorumlanıyor.
Her yıl 10 Kasım’da sevgi, saygı ve minnetle anılıyor.
Atatürk, ortaçağda yaşayan kırsal ve tarımsal topluma çağ atlattıran,
medeniyetin yolunu açan toplumun unutulmaz önderidir.
Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarak, ülkenin üzerine güneşi
parlatan, karanlıkları yok eden dünyanın imrenerek baktığı devrimci
liderdir. Atatürk, yobazların direnmesine karşın, hayata geçirdiği
devrimlerle ülkeyi bağnazlığın pençesinden kurtaran liderdir.
Atatürk, 600 yıllık saltanat ve 1500 yıllık halifelik kurumunu kaldıran,
din devletini sonlandırıp, Cumhuriyeti kuran ileri görüşlü devlet
adamıdır. Atatürk, hukuk devrimini gerçekleştiren, kadını ikinci sınıf
birey olmaktan çıkaran kültür ve toplum lideridir.
Esaret altındaki bir ülkede çok zor koşullar altında arkadaşları ile
Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarak kulluktan yurttaşlığa, ümmetlikten
toplumsal bütünlüğe geçişi sağlayan, çağdaş bir ülke olmanın temelini
atan Ulu Önder Atatürk’ün ne denli dahi ve büyük bir lider olduğu
her geçen gün daha iyi anlaşılıyor.
Atatürk’ün bin yıllık din devletini yıkarak, Cumhuriyet ilkelerine dayalı
siyasal rejimi kurması çok büyük devrimdir. Hayata geçirdiği
devrimler, Ortadoğu’da bir ilktir ve tüm İslam dünyasında benzeri
yoktur.
Atatürk, devrimci ve ileriyi görebilen niteliklerinin yanı sıra, son
derece başarılı bir komutandı. Milli Mücadeleye önderliğiyle yön
veren, milleti ile birlikte “ya istiklal ya ölüm” diyerek büyük zaferin
kazanılmasında en büyük katkıyı sağlamıştır.
İlkeleri, laik demokratik hukuk devleti anlayışı görmezden gelinmeye,
unutturulmaya çalışılsa da ülkemizde ve dünyada yaşanan olaylar, ilke
ve devrimlerinin önemini gözler önüne seriyor. O’nun yüce devlet
adamlığı, yokluklar içinde kazandığı tarihi zafer, gerçekleştirdiği
devrimler, belleklere kazınan “Yurtta Barış Dünyada Barış” sözü
dünyaya hala esin kaynağı .
Milyonlarca yurttaş sevgisini, saygısını ve özlemini Anıtkabir’e akın
ederek kanıtlıyor. 10 Kasım’lar yasa karşın, Atatürk’ün fikirlerinin en
iyi şekilde anlaşılarak uygulanacağı günler olarak kalmalı.