Dizginlenemeyen yüksek enflasyondan ötürü yoksullaşan, hayat pahalılığından oldukça hırpalanan alt ve orta gelire sahip milyonlar maaş, ücret ve aylık artışlarının belli olacağı ocak ayını umutla bekliyor.

Önceki yıllarda eline geçen para ile yaşamını sorunsuz sürdüren orta gelirliler  bile artık yoksulluk sınırının altındaki aylıklarla ayakta kalmaya çalışıyor. Dönemin Başbakanı merhum Turgut Özal’ın deyimi ile  “orta direk” sayılan memur ve işçi de günümüzde artık yoksullar grubuna girdi. Zira karı koca çalışsalar bile evlerine giren para 66 bin 533 TL olan yoksulluk sınırının gerisinde.     Daha düşük gelire sahip emekli, dul, yetim ve asgari ücretlinin durumu  ise içler acısı. Kaybedenler Kulübü’nün doğal üyesi onlar . Hep yitiriyor, hep maddi sorunlarla boğuşuyorlar.

Çalışan ve emekliler açısından hal böyle olunca milyonların gözü doğal olarak zam ayı olan ocak 2025’e çevrildi.  Yeni  yıla kısa süre kala tuzu kuru bir avuç varsılın dışında alın teri ücreti ve emekli aylığı ile geçinenler için ocak ayı  hali ile umut ayına dönüşüyor. Ocak ayı öncesi  maaş, ücret ve aylıklara yansıtılacak tahmini zam oranları her yerde konuşuluyor, değerlendiriliyor.

Merkez Bankası Başkanı Murat Karahan’ın açıkladığı yılın son enflasyon raporuna göre 2024 yılı enflasyon tahmini yüzde 44 olarak revize edildi. Merkez Bankası’nın geçen yıl kasım ayında açıkladığı enflasyon raporunda 2024 yılı enflasyonu yüzde 36 olarak öngörülmüş, mayıs ayında ise yüzde 38 olarak revize edilmişti. Öngörülen iki rakamın ardından bu kez Merkez Bankası’nın 2024 yılı enflasyon tahmini yüzde 44’e çıkarıldı.

Eğer öngörüldüğü gibi 2024 yılı enflasyonu yüzde 44 oranında gerçekleşirse, bu yılın temmuz-aralık dönemini kapsayan 6 aylık enflasyon yüzde 15.45 olacak. SSK- ve Bağ-Kur emekli aylıklarına da ocakta  yüzde 15.45 oranında zam yapılacak. SSK ve Bağ-Kur emekli aylıklarına 2024 yılı ocak ayında yüzde 49.25, temmuzda da yüzde 24.73 oranında artış yansıtılmıştı.

Memur  maaşlarına ocak ayında yüzde 49.25, temmuz ayında ise yüzde 19.31 zam yapıldı.Temmuzdaki zammın 10 puanı toplu sözleşme zammından kaynaklanıyor. Temmuz-aralık döneminde enflasyon yüzde 15.45 olursa memur yüzde 4.95 oranında enflasyon farkı edinecek. Ocak ayında memur maaşlarında yüzde 6 oranında toplu sözleşme artışı olacak.Enflasyon farkı ile birlikte maaşlardaki artış yüzde 11.25’e ulaşacak. Emekli memur aylıkları da memur maaşı oranında zamlanacak.MB tahminleri doğrultusunda yapılacak artışlarda SSK ve Bağ-Kur emeklileri lehine 4.2 puanlık fark oluşacak.

  16. 5 milyona yakın emekli, dul ve yetimle,3 milyonu aşkın memura ocakta verilecek olası yüzde 15.45 ve yüzde 11.25’lik zamların son derece yetersiz kalacağı şimdiden belli. O nedenle aylık ve maaşlara ayrıca gönenç payı eklenmesi gerekli. Yoksa duman olurlar sürekli yükselen sokak fiyatları karşısında .

Memur maaşı ile emekli aylıklarına yapılacak zam oranları tartışılırken gafları ile ünlü AK Parti Sakarya Milletvekili Lütfü Bayraktar bir kez daha halkın onurunu incitecek açıklamada bulundu.

Partisinin Sakarya-Karasu kongresinde konuşan Bayraktar, “Bu iktidar olmasaydı 20 yıl siz yiyecek ekmek bulamazdınız” diyerek bir kez daha kibrini, egosunu, garibanlara bakışını ortaya koydu. Demek, AK Parti iktidar olmasaydı halk aç kalacak, yiyecek ekmek bulamayacaktı. Tam tersine 23 yıllık bu iktidar süresince emekçinin ve emeklinin satın alma gücü dibe vurdu. İnsanların çığlıkları her gün yeri göğü inletirken  vekilin sözleri tam bir pişkinlik.

Sayın vekil, 17 bin TL tutarında asgari ücret veya 12 bin 500 TL’lik en düşük emekli aylığı ile bir ay geçinebilir mi acaba? Sıkıysa geçinsin, bu para ile bir ay yaşamını sürdürsün bakalım, sürdürebilirse. Yolluklarla 200 bin TL’nin üzerinde maaş al, haklı olarak yakınan asgari ücretliye, emekliye, “Bu iktidar olmasaydı 20 yıl yiyecek ekmek bulamazdınız” diyerek onurlarını incit. Hadi o zaman  gel geçin çok yakınılan o düşük aylıklarla.

Lütfü Bayraktar, halk derin ekonomik kriz yaşarken milletvekili maşalarını kast ederek, “Bu para yetmiyor”  mealinde açıklamada da bulunmuştu. Aldığı 200 bin TL’nin yetmediği ortamda  gariban emekli, emekçi ne yapsın?